MHP´DEN BÜYÜK YANILGI

MHP´DEN BÜYÜK YANILGI

Ben muhalefet olacağım demesi

   Sayın Devlet Bahçeli´nin daha seçim akşamı ben muhalefet olacağım demesi siyaset stratejisi olarak çok vahim bir hataydı ve bu vahamet aylardır MHP´nin hedef tahtasına konmasına vesile olmuştur. Kürt seçmenden aldığı oyları kaybeden AKP´nin kayıplarını telafi edeceği tek bir seçmen kesimi kalmıştır o da MHP seçmenidir. AKP tüm stratejisini bunun üzerine kurmuşken sürekli MHP liderinin oynamıyorum diyen mızıkçı bir çocuk algısına sebebiyet verecek hatalarına bir de yandaş medya ve yazarların algı operasyonları eklenince MHP kan kaybetmeye başlamıştır. 
  Bu durumdan kararlı bir tutum, dik bir duruş ile en önemlisi birlik ve beraberlik ile kurtulabilecek olan MHP üst yönetimi yeni bir yanlış yaparak partinin toplumun geneline hitap edebilecek aydınlık yüzü Sayın Sinan Oğan´ı partiden ihraç etmiştir. Bu kanımca çok ama çok büyük bir hata olmuş adeta MHP´nin geleceğine vurulmuş bir darbe olmuştur. 
Sayın Sinan Oğan´ın seçimden sonra yaptığı eleştiri haklı ve yerinde bir eleştiri olmakla beraber kaybedilmiş bir seçimi kazanılmış gibi göstermek Türk Milliyetçilerine yapılmış en büyük ihanettir. Ama MHP üst yönetimi Türk milletinin birlik, beraberlik ve bekası için yola çıkmış ve bu uğurda çok büyük mücadeleler vermiş bir anlayışın bir Ermeni tezgâhı, bölücü hainlerin kurduğu bir partiyle hemen, hemen aynı oy oranı ve eşit sayıda vekil ile temsil edilmesini bir başarı görerek tarihi bir yanılgıya düşmüştür. 
   Baştan beri söyledim MHP partisi Doğu ve Güneydoğusu Alev, Alev yanan, Kan ve Barut Kokan, Toprakları Bölünme Tehdidi ile yüz yüze olan bir durumda Devletin bekası için Evladından vazgeçen asil atalarına layık bir davranış ile iktidarda yer almalı gerekiyorsa kan kusup kızılcık şerbeti içmeliydi. AKP´nin yaptıkları yolsuzluk ve haksızlıkların eşkıyaya uzattığı güllerin hesabı elbet sorulmalıydı ama önce tehlikede olan Vatan göz önüne alınmalıydı.
   Ancak; MHP üst yönetimi bir karar verdi ve doğru ya da yanlış arkasında durdu, MHP´li bir vekil olan ve Babası Merhum Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ´in emaneti olan oğlu Sayın Tuğrul Türkeş´ten beklentim; parti içerisinde itirazlarını dile getirmesi eğer bu itirazları sonuç vermiyorsa ya alınan kararlara riayet etmesi ya da istifa ederek partiden ayrılmasıydı. 
   Ama bunu yapmak yerine hem partide kalıp hem de ortaya konulan siyaset stratejisine itiraz etmek gerekiyorsa bununla parti içerisinde mücadele etmeliydi. Sayın Türkeş´in yaptığı bu hareket şeklen ve oluşumu itibarı ile hiç şık olmadığı gibi MHP´yi bitirmek için türlü yol ve yöntem arayanların adeta ekmeğine yağ sürercesine kendisine yapılan Bakanlık teklifini kabul etmesi tarihi bir yarı yolda bırakma, arkadan vurma ve Ülkücü harekete ihanet etmekten başka bir şey değildir.

Sinan KARAÇAY