www.cildirgoyce.com

AHLAK ÇÖZÜLMESİ!

AHLAK ÇÖZÜLMESİ!

Son zamanlarda en çok konuşulan

    Son zamanlarda en çok konuşulan konu ve iliklerimize kadar hissettiğimiz bir konu oldu ?´AHLAK´´ kavramı. Ahlak kavramının temelinde bir yanlışlık ve çözülmenin olduğuna her geçen gün tanıklık ediyoruz. Oysa ne güzel , ne anlamlı bir kavramdır ´´ AHLAK´´.
Ahlak çözülmesini iyi anlatabilmek için farklı ama bir biriyle bağlantılı bazı kavramları da açıklamak gerekir;
    Ahlak, bir insanın yaradılışı gereği gerçekleştirdiği davranışı açıklayan huy, karakter ve mizaç olarak bilinir.
Onur, kişinin kendi varlığına karşı beslediği saygı insanı insan yapan iç değerdir.
Şeref, erdem, yüreklilik ve yetenekle elde edilmiş, ün.
Haysiyet, değer, saygınlık ve özsaygı demektir.
   Az sonra vereceğim örnekle anlatmaya çalışacağım konunun yukarıda sıraladığım kavramlarla çok büyük bir ilgisinin olduğunu görmekteyiz. Ahlak, onur, şeref, haysiyet kavramları aslında iyiyi, güzeli anlatan ve her insanda olması gereken nitelikler olmalıdır. Hatta yeni yeni doğmuş her insanda doğuştan var olan niteliklerdir bence. Ancak ne var ki, büyüdükçe ve zaman geçtikçe hem çevresel faktörler, hem de genetik faktörlerden dolayı bu kavramların, her insanda olması gereken bu niteliklerin iyileri tenzih ediyorum, bir çok insanımızda bozulduğunu, çürüdüğünü ve yok olduğunu görmekteyiz. Nasıl anlamış olduğumuzu sorarsanız; her geçen gün TV lerde, basın yayın organlarında ve hatta yakın çevremizde yaşadıklarımız bunun açık seçik göstergesi değil mi? Bu değerler bazı insanlarda öylesine yok olup gitmiş ki, masum bebeklere, çocuklara, savunmasız ve güçsüz engelli vatandaşlara, kadınlarımıza, kızlarımıza ve hatta zayıf buldukları erkelere kadar zarar verebilecek boyutlara gelmiş. Her hangi bir büyük insana kızan bir insan intikamını o kızdığı insanın masum yavrularından almaya çalışıyor. Daha önceden yaşanmışlıklarını bildiğimiz bir çok örneği olduğu gibi, şimdi de yaşanan, minik yavrumuz CEYLİN ATİK vakası gibi. Acımadan hunharca bir çok bireyimiz bu tür gözü dönmüş canilerce katledilmekte, egoları tatmin edilmekte. Ruhsal ve sosyal bir çözülmeden başka ne olabilir ki, bu olaylar.
   Bilindiği üzere geçtiğimiz günlerde İzmir´ in Ödemiş ilçesinde meydana gelen olayı incelediğimiz de, bir sosyal-ahlak vakasıyla karşı karşıya olduğumuzu görmekteyiz. Ahlak bozulmuş, şeref, onur, haysiyet kalmamış, canavarlaşmış bireylerle karşı karşıya kaldığımıza tanıklık etmekteyiz. Ahlaklı, şeref ve onuruna düşkün, haysiyetli bir insanın bu tür olayı gerçekleştirmesi asla mümkün değildir. Buna benzer çocuk kaçırma, tecavüz ve istismar vakaları da ?´ Al birini, vur ötekine´´ dedirtecek cinsten. Yukarıda bahsettiğim örnekler sadece sapık ruhlu insanları anlatmakta. Ancak, farklı örnekler de yok mu? Elbette ki var. Bu tür olaylar sadece çocuklarla mı ilgili? Elbette ki hayır. Ahlak bozulması, onursuzlaşma, şeref ve haysiyet yitirme olur olmaz zamanlarda, olur olmaz insanlarda karşımıza çıkıyor. Ahlak o kadar çürümüş ki, insan eşini, dostunu, arkadaşını bir çırpıda satabiliyor. Sattığı yetmemiş gibi, hiçbir şey olmamış gibi ilişkisini kaldığı yerden devam ettirmeye çalışıyor. Eeee ne oldu şimdi, onur, şeref, haysiyet nereye gitti? Yıllarını verdiğin dostluğun, arkadaşlığın daha doğrusu bilmediğin ama öyle olduğunu sandığın kişiler ahlak çözülmesinin timsali olmuş durumdalar.
    Bu tür yazıları keşke yazmasak ya da insanlar öyle olmasalar da bizlerde yazma gereği duymasaydık, ne güzel olurdu. Aslında bu yazıları yazarak topluma ışık tutmak derdindeyiz. Ancak, toplumun diğer bireyleri bunları alıyor mu ya da inandırıcı oluyor musun belli değil. Güzel örnekler bulmak çok kolay. Çünkü, hala toplumun büyük bir bölümü duyarlı, ahlaklı, onurlu, şerefli ve haysiyetli insanlarla dolu. Bu da gelecek adına çok sevindirici bir durum.
Geleceğe umutla bakan öyle güzel, namuslu, ahlaklı, onurlu, şerefli ve haysiyetli insanlarla dolu ki toplum. Gelecek adına şanslı bir toplum olduğumuzu anlamak çok ta zor olmasa gerek. Bu çözülmüşlüğü önleyecek olan da sanırım bu yeni yetişen genç nesil olacaktır.